Yeni dünya düzeninde Türkiyenin konumu.
Ortadoğuyu dizayn etmek anlamında, milletimizin istikbali adına ilgiyle takip ettiğimiz ve adına “Yeni Dünya Düzeni” denen bir oyunla, bölgemizin yangın yerine çevrildiğine şahitlik etmekteyiz.
Nasıl bir dünya düzeni olduğunu, düzeni savunanların dahi bilemediği sis perdesiyle kapalı bir dayatmayla karşı karşıyayız. Mana ve mahiyeti karbonlaşmış eski ideolojilerin, tekrardan insanlığı ihya, dünyamızı’da imar edecek evrenselikte tanıtılıp taktim edilmesi, bu yazıyı yazmaya teşvik eden en önemli motivasyon oldu benim için.
Dünün karanlık düşünce ve felsefelerinin inhirafa uğratılmış, Yahudi dininin kara doğmaları Siyonizm ve Masonluk tarikatlarının, Adem-i insanlığın kaderine tahakküm ederek, toplumsal huzur ve dünya barışını bozan gerilimlere sebebiyet verdiğinin farkındayız aslında. Ma’şer-i vicdanlarda huzursuzluk yaratan pek çok senaryoların yazıldığını ve yazılan senaryolarda rol alan aktör ve figüranların hangi gaye-i hayale hizmet için görev aldıklarını da çok iyi bilmekteyiz.
Öte taraftan, milet olarak tarih şuuru ve milli hafızamızın bize yüklediği misyonun farkında olarak, yeniden başlatılan diriliş hareketlerinden umutluyuz. Yahya Kemal’in “Ben kökü mazide bir atiyim” dizelerinde ifadesini bulan tarihi tecrübe ve birikimlerin, milletlerin mukadderatına tesiri cihetiyle, içinde yaşadığımız anı aşarak, atiye bakan yönüyle, geçmişte geleceği kucaklayan heyecan-ı milliye şuuru uyandıracağına olan inancımızda tam. Yoksa… sadece mazinin hatıratına saygı adına, tarihin yas’ını tutmak ne milletimize, ne de insanlığa bir fayda sağlamaz, farkındalıkta yaratmaz. Aksine akıbet-i geleceği akim bırakır. Bu noktada tarih şuurunu, yani milli şuuru; “milletlerin kendi değerler bütünü” olarak gördüğüm için, milletimizi kendi özüyle buluşturup, kendi gerçeğine kavuşturacağına inanlardanım.
Sonuç olarak: duygu, düşünce ve inançlarımızı besleyerek kıvama getirecek, iradelerimize güç ve kuvvet katacak, gerektiğinde tarihiyle hesaplaştıracak milli şuurun farkındalık yaratacağına kuvvetle iman ediyor ve yeni dünya düzenin şekillendirilmesinde mutlaka biz Türkler de olmalıyız diyorum.